Pek çok farklı inancı ve dini bünyesinde barındıran Türkiye’de; kutsal mekânların korunması, inanç ve ibadet özgürlüğünün sağlanması için Altay Güvenlik, 50’ye yakın cami, kilise ve sinegogun güvenliğini sağlamaktadır.

 

Tehditler ortaya çıkana kadar geçen sürede, bu tehditleri ortadan kaldırmak, oluşmasını engellemek adına pek çok şey yapılabilir. Türkiye ibadethaneler açısından zengin bir yer olduğundan, bir çok farklı dini lider, dini anlamda önemli kişiliğe de ev sahipliği yapmakta, pek çok tarihi ibadethaneyi bulundurmaktadır. Bu ibadethanelerin kimisinde tarihi ve dini anlamda önemli eşyalar da bulunmaktadır. Her dönemde olduğu gibi günümüzde de kötü amaçlı insanlar bulunmaktadır ve bu insanlar, bahsedilen ibadethanelerin güvenliklerini tehlikeye sokabilir.

 

Bu yüzden ibadethanelerin güvenliğinin yüksek farkındalık sahibi bir güvenlik hizmeti ile korunması ve sürekli olarak risklere karşı hazır bulundurulması gerekir. İnsanlar ibadethanelerin kutsal bir yer olduğunu düşünebilir ve bu yüzden de ibadethanelerde güvenlik sorunu olmayacağına güvenebilir. Ne var ki dünyada kötü amaçlı insanlar var oldukça bu kutsal yerlerin güvenliğinin de sağlanması gerekli olacaktır.

 

İbadethane güvenliği, kısa süreli bir önlem veya statik bir güvenlik önlemi olmamalıdır. Güvenlik sürekli bir şekilde sağlanmalı ve olabildiğince dinamik şekilde tasarlanmalıdır. İbadethane güvenliğine verilen önem özellikle dünyada kimi yerlerde ibadethane saldırıları olduğu zaman artmaktadır.

 

Böyle dönemlerde güvenlik önlemleri artırılmakta fakat bir süre sonra bu güvenlik önlemleri giderek azaltılmakta hatta bir süre sonra tamamen bırakılmaktadır. Nitekim bu yanlış bir yaklaşımdır. Güvenlik hizmeti yarın veya sonraki gün değil ‘’her gün’’ önemlidir. İbadethane güvenliği de bu kapsamda her gün önem verilmesi gereken bir konudur.

 

 

Etkili ve verimli bir ibadethane güvenliği programı sadece fiziksel güvenlik önlemleri almaktan çok daha fazlasıdır. İnsan yapımı olan her aletin faydası ve zararı yine insana bağlıdır. Alarmlar, CCTV, kilitler ve benzeri güvenlik araç gereçleri ancak insan gücü oldukça faydasını ortaya koyar. Kısacası düşünen ve hareket geçen insandır, makine değil. Cihazlar ancak kişiyi uyarmak ve ibadethane güvenliğinin tehlikede olduğunu bildirmekle yükümlüdür.

 

Bu yüzden ibadethane güvenliğinde bu iki unsur olabildiğince doğru planlanmalı, insan gücü ve teknoloji arasındaki denge yakalanmalıdır. İbadethanenin her yerine kamera koyarak sadece suçlu kişiyi izlemiş olursunuz fakat bu kamerayı izleyen ve şüpheli hareketleri doğru şekilde analiz eden bir güvenlik görevlisi, olaya anında müdahale edebilecek bir özel güvenlik çalışanı ile ibadethane güvenliği maksimum seviyeye çıkar.

 

 

Türkiye’de ibadethane güvenliği konusunda en önde şirketlerden biri olan Altay bu konuda da her güvenlik hizmeti alanında olduğu gibi en kaliteli hizmeti vermek hedefiyle yola çıkmakta ve her göreve aynı azim ve kararlılıkla yerine getirmektedir.

 

İstanbul ibadethane güvenliği için bizlere ulaşabilirsiniz.